Akşener’den Erdoğan’a: Sinan Ateş’in katillerini kim saklıyor?
ÂLÂ Partisi Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin kümelenme toplantısında konuşuyor.
Akşener’in konuşmasından önemli başlıklar şöyle:
“Geçen hafta ’14 Mayıs’a kadar ne zaman konuşsam Sayın Erdoğan’a aynı soruyu soracağım dedim’ dedim. Banu Çiçek’in ve Bengisu’nun babası Sinan Ateş’i katlettiler, katiller nerede saklanıyor, saklanmalarına kim izin veriyor, yargı sürecini kim baltalıyor, bu sorulara cevap vermeden o koltukta rahat oturamazsınız, ortalıkta mafya, çete, uyuşturucu tacirleri varken , ‘Ben Cumhurbaşkanıyım’ diyerek ortalıkta dolaşamazsınız. Hiçbir haksızlığa boyun eğmeyenleri ne yaparsanız yapın susturamazsınız.
BU MİLLET İSTEDİĞİNİZİ VERİYOR: ‘Ben millet adamıyım’ diye böbürlenen; Milletin hayatı denenirken sessiz kalamazsınız. Bu insanlar sana ne istediysen verdiler. Gittin, ucube bir sisteme bulaştın. ‘Ayaklarımda pranga var’ dedin. ‘Bütün yetkiler bende olsun’ dedin. ‘Sözü olan tek ben olayım’ dedin. Madem öyle; artık prangalarınızdan kurtulduğunuza göre; O zaman söyle bana: Sinan Ateş’in katilleri nerede? Madem öyle; madem kelimelerin yegâne sahibi sensin; O zaman söyle bana: Katilleri kim saklıyor? Madem öyle; Madem ki bütün yetkilerin sahibi sensin; O zaman söyle bana: Neden adalet yerine gelmiyor? Sayın Erdoğan. Bu piçleri bulmak senin görevin. Polise ve yargıya işini yaptırmakta zorlananları bulmak sizin sorumluluğunuzdur. Adaletin yerini bulmasını sağlamak sizin görevinizdir. Aksi takdirde bu kan sizin de ellerinize bulaşacaktır. Bu bela size de yetişecek. Bu gözyaşları seni de bulacak.
BU KADAR DÜŞÜK DEĞERLENDİRMEYE SESSİZ KALMAYACAĞIM: Canlarını almayı hak eden korkaklar; elini sallayarak bu ülkede dolaşamaz. Çünkü devlet; Katilleri koruma yeri değil. Çünkü devlet; Burası cinayeti örtbas etme yeri değil. Çünkü devlet; Milletin vicdanını yaralama yeri değildir. Şimdiye kadar sustun, duymadın, görmezden geldin. Şimdi bir seçim yapmak size kalmış. Ya bu şehir haydutlarını görmezden gelmeye devam edeceksiniz; Yoksa bu işin sonuna kadar gideceksin. Seçimini yap. Ya Sinan Ateş’in kanını yerde bırakacaksınız ya da hesap sorulacak. Seçimini yap. Ya rütbeni vereceksin ve bu alçaklık karşısında dimdik duracaksın. Yoksa katillerin ve alçakların karşısında boyun eğeceksiniz. Seçimini yap Sayın Erdoğan. Bir anne, bir nine, 27 yıldır siyasetin içinde olan bir siyasetçi olarak böylesine alçak bir suikaste sessiz kalamam. kalmayacağım Gerçek katiller, gün ışığına çıkana kadar; Bu kürsüden çaresizliğini yüzüne vurmaya devam edeceğim! Vicdanları titremeyenlere inat, yer yarılsa, gök dağılsa da; ‘Sinan Ateş’in katilleri nerede?’ sormaya devam edeceğim.
EYT’İ BEREKET OLARAK SUNDU: Bildiğiniz üzere EYT kanun teklifi Büyük Meclisimize sunuldu. En başından beri EYT’li kardeşlerimizin sorununu sosyal yardım olarak değil; bir hak kaybının giderilmesi ve orta kuşak adaletinin sağlanması olarak baktık. Ancak, sosyal güvenlik istikrarı üzerindeki etkisini hafife almadık. Ancak AK Parti hükümeti; her sorunda olduğu gibi vatandaşın yararına; Bunu bir nimet olarak sunmaktan çekinmedi.
YARIM BİR İŞ YAPARLAR: Hatırlayın… Tarih 24 Ekim 2018… UYGUN Parti Kümesi olarak EYT’li kardeşlerimizin sesini duyduk ve konunun araştırılması için Meclis’e önerge verdik. Memnun kalmadık, EYT’li kardeşlerimizle birlikte çalıştık ve birlikte sürdürülebilir bir analiz planı ortaya koyduk. Bu kürsüden tüm Türkiye’ye duyurduk. Eşit; EYT analiz planımızın yıllık maliyeti; Geçmediğimiz köprüler, kullanmadığımız yollar, gitmediğimiz hastaneler, binmediğimiz uçaklar, taraftara ödenen hazine garantilerinin yıllık yükünden azdı! Önerimiz AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. Analiz planımız dikkate alınmadı. Ama nedense EYT’li kardeşlerimiz için ‘Çift dikiş’ diyenler; ‘Seçimi kaybetsem de yapmam’ diyenler; ‘Nasıl olsa yapacaktık, zamanın gelmesini bekliyorduk’ demeye başladılar. Şey… her zaman derim. Analizlerimiz, projelerimiz miras kalan malıdır. Alın, uygulayın. Ancak milletimize fayda sağlayan her projenin hayata geçtiğini görmekten mutluluk duyuyoruz. Yeter ki doğruyu doğru uygulasınlar… Ama bakalım; Kadimler, ‘İstemeden yenen yemek ya mide ağrısı ya da baş ağrısı yapar’ demişler… Her bahiste olduğu gibi EYT’de de yarım yamalak bir iş çıkarmışlar. Yeni kurbanlar yaratmaktan çekinmediler.
TAM DEĞERLENDİRME TEKLİFİMİZİ SİZ DE ALDIysanız: Mevcut faturada; 1999 yılında yürürlüğe giren kanunla zorunlu hale getirilen yaş sınırı kaldırılıyor. Ama bu sefer de; Kanunla artırılan prim ödeme gün sayısı değişmediği gibi. Ancak hükümet kafa karıştıran açıklamalarıyla halkımızı tam tersine ikna etti. Ve bu noktada EYT’li kardeşlerimiz artık prime bağlandı. Buradan hükümete sesleniyorum: Açık bir şekilde bilgilendirme yapmadığımız için vatandaşlarımız; ödünç alma hakkından yararlanmak için; Arabasını sattı, borç aldı, para yatırdı. Şimdi onlara ‘Prim ödeme gün sayınız yetmiyor’ diyorsunuz. Boşuna ‘Devlet Ciddiyet Yakışır’ veya ‘Merhamet Devlet Yakışır’ demiyoruz… Mademki bizim davetimiz ve gayretimizle harekete geçtiniz; Hele analiz teklifimizi bütünüyle kabul etseydiniz… Giderseniz, seçim için de olsa milletin menfaatine bir şeyler yapmış olursunuz; Keşke işini hakkıyla yapsaydın.” (HABER MERKEZİ)
